21 Eylül 2019 Cumartesi

YILANLARIN ÖCÜ



Yazar Adı: Fakir Baykurt
Basım Yılı: 2006
Yayınevi: Literatür
Sayfa Sayısı: 275

   Asıl adı Tahir olan Fakir Baykurt, 1928 yılında Burdur’da doğdu. 1999’da Almanya’da öldü. Eserlerinde, yalın, şiirsel bir dil kullanır, halka mal olmuş deyişlere ve deyimlere de sıklıkla yer verir. Yazarın 1954 yılında yazdığı, köy hayatını anlattığı ilk romanı “Yılanların Öcü” benim de Fakir Baykurt’la tanışma kitabım oldu. Kitap, Yunus Nadi Roman armağanı yarışmasında birinci olmuştur.1959 yılında bu eser soruşturma geçirmiş, dönemin Milli Eğitim Bakanı, “Roman hem müstehcendir, hem de sol propaganda yapmaktadır.” diyerek, Baykurt'u öğretmenlik görevinden almıştır. 27 Mayıs 1960 Yılında tekrar göreve dönmüştür. Yazar aynı zamanda sendikacıdır.

  “1959 yazında, o zamanki Milli Eğitim Bakanıyla, İstanbul Milli Eğitim Müdürünün odasında oturduk yeniden tartıştık. Bakan romandan iki sayfa okumuştu. Ona göre bir insanı tanımak için 2 saat, bir romanı anlamak için 2 sayfa yeterdi. Bugün 1959’dan 1962’ye geldik. Şu geriliğimize bakın ki, bana saldıran senatörler, şimdi o, 2 sayfayı da gerekli bulmuyor, okumuyorlar!” Ön sözden.
   Yılanların Öcünü 28 yaşında yazmış. Doğup büyüdüğü ve çalıştığı köyleri, kasabaları, şehirleri incelemiş, toplumsal yapılar hakkında bilgi edinmiştir. Roman aslında bir üçlemenin ilk kitabıdır. 2. Irazca’nın Dirliği, 3. ise Kara Ahmet Destanı. Kitapta yöresel şive kullanmıştır. Kitabın sonunda sözcüklerin anlamları mevcut. Yer yer argo da kullanmış fakat rahatsız etmiyor, yormuyor , inandırıcılığı da artırıyor.
   Roman, Türkiye’nin yoksul bir köyü olan 80 evli Karataş köyünde geçer. Kahramanımız Kara Bayram, köyün yoksullarından biridir. Kara Bayram ailesi Türkiye’de topraksız ya da az topraklı ailelerden bir tiptir. Babadan kalma tek odalı bir evde karısı, 3 çocuğu ve evin direği anası Irazca ile yaşar. Irazca, dertli kadındır, yaslıdır. Bir o kadar da dişlidir. Kendi hallerinde yaşarlarken bir gün huzurları kaçar. Köyde kıyametler kopar. Başlarına gelmedik kalmaz. Kara Bayram gibi yoksulların ipi gerçekten, sırtını ilçedeki kodaman particilere ve yöneticilere dayamış muhtarın ve Deli Haceli’nin elindedir.
   Fakir Baykurt bu romanıyla köydeki küçük hesapları, fırsatçıları, siyasetteki uzantılarını ve zalimlerin ezdiği güzel insanları anlatır. Çok beğendim. Okuyun… Kitap, 1961’de Metin Erksan, 1985’te Şerif Gönen tarafından filme çekilmiştir. Ben çocukken izlediğimi hatırlıyorum.
 “Yüreğim ceviz kabuğunun içine girdi.” s.230
“Bu millet, millet değil, illet! Bir sezdiler mi adamın yasıldığını, binerler dalına.” s.104
“Doğruyu ahrette mi söyleyeceğiz.” s.104
“Hiçbirisi derimizin altındaki yaraları görmedi.”
“Allah kardeşi kardeş yaratmış ama geçimlerini ayrı yaratmış!” s.25

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder