8 Ocak 2020 Çarşamba

YATAK ODASINDA FELSEFE



Yazar Adı: Marquis De Sade
Basım Yılı: 2018
Yayınevi: Ayrıntı
Sayfa Sayısı: 219

   Marquis De Sade (1740-1814), Fransız aristokrat ve felsefe yazarı. Erotik edebiyatın önemli yazarlarındandır. ”O dönem kadın olmak nasıl bir bahtsızlıkmış” dedirten hikayelerin ve sadizmin babası olan filozofla tanışma kitabım oldu. Sadizm, acı çektirmekten zevk duymak olarak tanımlanabilir. Yazar, durumu eylemle sınırlı tutmamış, bu işin felsefesine inmiş. Kendisi aristokrat bir aileden gelmektedir. Çocukluğu ve ilk gençliği boyunca dini ve askeri eğitim almıştır. Başlarda bir aşk adamıdır, 1763’te savaştan dönünce gönlünü zengin bir devlet adamının kızına kaptırır. Marquis ismi değil soylu olmaktan kaynaklanan unvanıdır. Ahlaksızca ve olaylı bir yaşamı olmuştur. Sade’in en büyük skandalı Rose Keller adlı bir kadını kendisine cinsel olarak hizmet etmeye zorlamıştır. Böylelikle hapse girip, Fransız Devriminin ardından birçok tutuklu gibi serbest kalır. Fakat 1803’te deli olduğu ilan edilir ve akıl hastanesine yerleştirilir, bir süre sonra da orada ölür. İlk kez Sade okuyan biri olarak söylemlerini aşırı sert ve çok ağır buldum. Hasta olan bir yazar deniliyor.


   Kitap, liberten olmak isteyen genç bir kıza libertenlik eğitiminin verildiği bir eser. Ağır pornografi içeren, aralarından felsefenin aktığı 7 diyalogdan oluşuyor. Düşünce yazısının olduğu kısımlar bana göre önemliydi. Yazara göre insanlar, insanın doğasına göre özgür olmalı, cinsel ve ruhsal hazzı sonuna kadar yaşamalı… Tüm dinlere ve ahlak yasalarına bir başkaldırı niteliğinde yazılmış. Sadece doğanın yasalarına uymamız gerektiğini savunup suç olgusunu yeniden tanımlıyor. Öncelikle şunu belirteyim bu kitabı okuyunca sapık olmuyorsunuz. Çabuk etkilenenler, kolay asimile olanlar bence okumasın.
“Sinsiliği ve ikiyüzlülüğü zorunlu kılan toplumdur. Rahat bırakalım kendimizi.”
“Utanç, eskimiş bir erdemdir.” s.25
“Hayal gücü, zevklerin dürtüsüdür; bu tür zevkler de her şeyi o düzenler, her şeyin devindiricisi odur; imdi, hayal gücü sayesinde zevk aldığımız doğru değil mi? …..
Hayal gücü ancak aklımız ön yargılardan tamamen kurtulmuşsa işe yarar: Tek bir ön yargı bile onu yok etmeye yeter. Aklımızın bu kaprisli bölümü öyle şehvetlidir ki hiç bir şey onu dizginleyemez; karşısına çıkarılan tüm engelleri parçaladıkça en büyük zaferi en seçkin zevkleri tadar; hayal gücü düzenin düşmanıdır; düzensizliğe ve suçun renklerini taşıyan her şeye tapar.” s.66


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder