Yazar
Adı:Ziya Gökalp
Basım
Yılı: 2015
Yayınevi:
Akvaryum Yayınevi
Sayfa
Sayısı: 176
Ziya Gökalp, Cumhuriyet ülküsünün
yerleşmesinde ve Atatürk devrimlerinin gerçekleşmesinde, düşünceleri değerli
olan yazarımızdır. 1876’da Diyarbakır’da doğdu. Asıl adı Mehmet Ziya olan yazarın,
“Gökalp” Öztürkçe takma adıdır. İmparatorluktan Milli devlete geçiş döneminde
yaşamış; insanların kafalarının karışık olduğu bir dönemde bu eserini
çıkarmıştır. Bu karışıklığa çözüm bulabilmek amacıyla Türk toplumu ve kültürü
üzerine yaptığı sosyolojik, kültürel ve siyasi değerlendirmeleriyle Türkçülüğün
Esasları kitabını yazmıştır. Türk milletinin nereden geldiği ve ilerde ne olması
gerektiğinin analizini yapmıştır. Okurken, Cumhuriyetin kültür politikalarının
nasıl bir bir anlatıldığını görmek çok keyifliydi.
Kitap 1923 senesinde yazılmış, bugünde
geçerliliğini koruyan olağanüstü bir eserdir. Türk milliyetçiliğin temelinde
rol oynamış, sanılanın aksine kafatasçı, ırkçı fikirler aşılamayan; geniş araştırmaların
kılavuzu olmuştur. Kandan ve bedenden gelen milletlik olgusunu dışlar. Gökalp'ın Türkçülük olgusu tanımı:
“Bugün Türkiye topraklarında yaşayan halkın
paylaştığı kültürdür. Bu kültürü şekillendiren güç, tüm kimliklerin( Kürt, Türk,
Laz vs) birlikte harmanlanarak oluşturduğu gelecek ülküsüdür.”
“Türkçülüğün ilk babaları Ahmet Vefik Paşa
ile Süleyman Paşadır. Abdülhamit bu “Türkçülük akımını durdurmaya çalışmıştır.” s.19
2. Meşrutiyetten (1908) sonra Türkiye’de
“Osmancılık” düşüncesi egemen oldu. 1909’dan sonra Osmancılık düşüncesi de
etkisini yitirdi. Bugünden sonra “İslam Birliği Örgütü” kurulmaya başlandı.” s.
21
“Gerçekten de Osmanlı İmparatorluğu
genişledikçe, yüzlerce ulusu siyasal çevresine aldıkça, yönetenlerle
yönetilenler ayrı iki sınıf durumuna giriyorlardı. Yöneten bütün kozmopolitler
Osmanlı sınıfını oluşturuyorlardı. Bu iki sınıf birbirini sevmezdi. Osmanlı
sınıfı kendisini “egemen ulus” olarak görür, yönettiği Türklere “aşağılık ulus”
gözüyle bakardı. Osmanlı her zaman Türk'e “eşek Türk” derdi.” s.46
“Kültürle
uygarlığı birbirinden ayıran, kültürün özellikle duygulardan, uygarlığın ise
bilgilerden birleşmesidir.” s. 47
“Büyük
uluslardan her biri, uygarlığın özel bir alanında birinciliği almıştır. Eski
yunanlılar güzel sanatlarda, Romalılar hukukta, İsrail oğulları ve Araplar
dinde, Fransızlar edebiyatta, Anglo Saksonlar ekonomide, Almanlar müzikte ve
metafizikte, Türklerde AHLAKTA birinciliği kazanmışlardır.” s.145
Son
sayfada ise “Ey bugünün Türk genci! Bütün bu işlerin yapılması, yüzyıllardan
beri seni bekliyor.” Diyerek Türk gencine seslenir. 7’den 70’e herkesin okuması
gereken bir kitaptır. KEYİFLİ OKUMALAR.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder