3 Ekim 2020 Cumartesi

DİNSEL İNANÇLAR VE DÜŞÜNCELER TARİHİ CİLT 1

 


Yazar Adı: Mircea Eliade

Basım Yılı: 2003

Yayınevi: Kabalcı Yayınevi

Sayfa Sayısı: 462


Taş Devrinden Eleusis Mysteria’larına

   Kitap bilgi bombardımanı sunuyor. Yazar kitabı kısa ve özlü hale getirerek 3 ciltte toplamıştır. Meraklısı mutlaka okumalıdır. Okumak benim 3 ayımı aldı. Ki yüzeysel bir okuma yaptım. Hayli kapsamlı kaynakça kullanmış.



   Bu kitabın okuyucusu; paleolitik çağın, Mezopotamya ve Mısır’ın düşünce ve inançlarını gözden geçirdikten sonra Veda ilahileri (sadece Hinduizm’in değil aynı zamanda Ari kültürünün de yazılı kaynağı, kutsal bilgi), Brahmanalar (Hint kozmolojisinde piramidin en tepesindeki insan oğulları, evrensel ruh) ve Upanişadlar’la (Hinduizm’in felsefi ve daha çok mistik yapıdaki kutsal kitapları) karşı karşıya kalacak, Zerdüşt, Gautama Budha ve Taoculuk, Helen mysteria’ları, Hıristiyanlığın yükselişi, Gnostisizm (Tüm dünyevi değerleri hiçe sayan bilgi kaynağının keşif ve ilham olduğunu savunan tasavvufi ve felsefi akım), simya ve Graal (kutsal kase veya felsefe taşı) mitolojisi üzerine düşünecek sonra Sankara’yı (Hindu Tanrısı) Tantracılığı ve Milarepe’yı (Tibet’in ünlü yogilerinden), İslam’ı, Gioacchino da Fiore’yi (İtalyan bir ilahiyatçı) veya Paracelsus’u (16. yy doktor, modern tıbbın kurucularından) keşfedecek, Quetzalcoaltl (Mezoamerika (Kolomb öncesi Amerika kıtasında yaşamış yerliler) panteonu içindeki tüylü yılan ve ağlayan tanrısı) ve Viracocha’yı (İnka’ların gezgin sakallı ihtiyar tanrısı) ve Gregorios Palamas’ı (Ortaçağın ilk papası), ilk Kabalacıları, (Yahudi mistisizminde ezoterik bir disiplin, düşünce okulu) ve İbn-i Sina’yı keşfettikten kısa bir süre sonra Alman illuminatistleri (1776’da kurulmuş batıl inanca, dinin sosyal hayat üzerindeki etkisine karşı koyan mason topluluğu) ve romantikleriyle, Hegel, Max Müller, Freud, Jung ve Bonhoeffer’le karşılaşacaktır.”

 

“Kutsal; insan bilincinin tarihinde bir aşama değil bilincin yapısı içinde bir unsurdur.” s.11

“Avlanma, cinsiyetler arası iş bölümünü belirledi ve böylece “insanlaşmayı” da güçlendirdi.”

“Çatışmalar, yarışmalar, kavgalar hayatın yaratıcı güçlerini uyandırır, kışkırtır veya artırır.”

“Her teknolojik buluşa, her ekonomik ve toplumsal yeniliğe ikinci bir dinsel anlam ve değer katmanı eşlik eder gibidir.”

“Tahıl ekimini yaygınlaşması belirli ritüelleri, mitleri ve dinsel düşünceleri de beraberinde taşıdı.”

“ekili tarlalar kadınların mülkü haline geldi. Koca eşinin evine yerleşiyor ve soy anaya bağlı olarak yürüyordu. Erkekler, av ve balıkçılık dışında, tarla açma, tarıma elverişli hale getirme çalışmalarını üstleniyorlardı.”

“Romalılar tarihsel olarak düşünürken, Hintliler masalsı biçimde düşünmektedir. Romalılar milli, Hintliler evrensel açıdan düşünmektedir. Romalıların ampirik, görelileştirici, siyasi, hukuki düşünme biçimi karşısında, Hintlilerin felsefi, mutlak, dogmatik, ahlaki ve mistik düşüncesi yer almaktadır.”

Argoslar ve Arkadialar yunan mitolojisinin kahramanları, birçok insanlık kurumlarını onlar bulurlar. Site yasaları ve kent yaşamının kuralları, tek eşlilik, madencilik, şarkı, yazı, taktik vs bazı zanaatları onlar uygular. Onlar tam anlamıyla site kurucularıdır ve koloniler kuran tarihsel kişilikler öldükten sonra kahraman olurlar.” s.347

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder