Yazar
Adı: Hasan Ali Yücel dizisi
Basım
Yılı: 2017
Yayınevi:
Türkiye İş Bankası
Sayfa
Sayısı: 142
Gılgamış Destanı, insanoğlunun ilk yazınsal
ürünü olarak bilinir. İlk başyapıttır. Yaşam sevgisi, yiğitlik, ölüm korkusu,
cinsellik, aşk gibi konuların işlendiği bu destanın diğer -yunan destanı
İlyada’dan, Hint destanı Mahabhara’dan- destanlardan farkı insanın ölümsüzlük
arayışının kanıtlarından biridir.
Gılgamış, efsanevi bir kişi. Annesi bir
tanrıça, babası ise bir şeytan. Bu yüzden yarı insan, yarı tanrı olarak
bilinir. Bağdat’la Basra arasındaki bir Sümer yerleşkesi olan Uruk kentinin
kralı (M.Ö.3000)
Gılgamış Destanı, Akat ve Sümer dillerinde
yazılmış tabletlerden derlenmiştir. Günümüze 12 tablet kalabilmiştir. Tabletler
eksik olduğundan destan metninin bütünü elde edilememiştir. Eksik olan
bölümleri elde etmek imkansızdır artık. Günümüzde Amerikan bombaları Irak’ı
yerle bir ettiği için yeryüzü uygarlıkları da yok olmaktadır.
Kitap, Gılgamış’ın özelliklerini övgüyle
anlatarak başlar. Gılgamış başarılı bir savaşçıdır. Başından geçen serüvenleri
anlatır. İlk serüven, Gılgamış ile Gök tanrısı Anu arasında geçer. Halkına
acımasız davrandığı için Gılgamış’a öfkelenen Anu, onu öldürmesi için vahşi bir
hayvan olan Enkidu’yu üzerine salar. Gılgamış üstün gelir. Daha sonra Enkidu
Gılgamış’ın en yakın yardımcısı, dostu olur. Diğer serüven, Gılgamış ile aşk
tanrıçası İştar arasında yaşanır. İştar Gılgamış’a kocası olması önerisinde
bulunur. Gılgamış ret eder. Onuru kırılan İştar, Gılgamış’ı öldürmek için
yeryüzüne bir boğa gönderir. Gılgamış, Enkidu’nun yardımıyla boğayı öldürür.
Sonrasında Enkidu’nun rüyalar serüveni başlar. Enkidu, rüyasında boğayı
öldürdüğü için tanrılar tarafından ölüme mahkum edilir. Bundan sonraki bölümde
eksik tabletler olduğu için, devamında Gılgamış’ın Enkidu için yaktığı ağıt
vardır. Gılgamış, Enkidu’nun cesedi önünde ölüm korkusuna kapılır. Daha sonra Tufan
öyküsü başlar. Nuh tufanına değinir. Tufanı, Tanrıça İştar ve Bel’in başlattığı
anlatılır. Gılgamış, tufandan kurtularak sağ kaldığını öğrendiği Ut-Napiştim’i
bulmak için yola çıkar. Ut-Napiştim’in bulunduğu ölümsüzlük ülkesine varır.
Ut-Napiştim, Gılgamış’a Tufan serüvenini anlatır. Bir “güçlülük” sınavından
geçirir onu. Zavallılığına acır. ”Denizin dibinde dikenli bir ot vardır. İnip
onu bulabilirsen ölümsüzlüğü elde edersin” der. Gılgamış iner denizin dibine,
otu bulur, çıkarır. Ama çok geçmeden yılana kaptırır.
Destan,
Gılgamış’ın ölüm karşısında acı yenilgisiyle biter.
Kitapta,
insanın doğayla içiçeliğini; Tanrıların insanlara yardım etmediğini tersine
güçlükler çıkardığını, insanın bu güçlükleri kendi bilinçli çabasıyla yendiğini
görürüz. Diğer bir özelliği ise insanın inançla değil bilgiyle davranması
gerektiğini belirtir. Çünkü Gılgamış, inanmaz. Tanrılara kafa tutan “insan”
gibi de anlatılır kitapta.
Baştan
sona bir solukta okunacak bir kitap.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder